Kayıp Gölge

            Saat gece yarısını geçmişti. Sokak lambalarının soluk ışığı, dar kaldırımlara titrek gölgeler düşürüyordu. Ellerimi cebime sokarak hızlı adımlarla yürüyordum. Bu saatte dışarıda olmamam gerektiğini biliyordum ama başka çarem yoktu.

            Her şey akşam annemin beni bir alt sokaktaki teyzeme göndermesiyle başlamıştı. Eve dönerken köşedeki eski apartmanın önünden geçerken bir şey fark ettim. Pencerelerinden biri aralıktı ve içeriden hafif bir ışık sızıyordu. Garip olan, burasının yıllardır boş duruyor olmasıydı. Mahallede herkes o binanın lanetli olduğunu söylerdi. Benimse hayaletlere inancım yoktu—ya da en azından o ana kadar yoktu.

            Merakıma engel olamayıp binaya yaklaştım. Adımlarım istemsizce yavaşladı. Camın önüne geldiğimde içeriye göz attım ve donakaldım. İçeride, odanın ortasında duran eski bir sandık vardı ve kapağı yarı açıktı. Daha ilginci, sanki birisi içindekileri kurcalıyormuş gibi hareket ediyordu.

            Yutkunarak geri çekildim. Tam o anda arkamda bir kapı gıcırdadı. Kalbim deli gibi çarpıyordu. Sesin geldiği yere döndüm ve bir gölgenin hızla hareket ettiğini gördüm. Geri adım attım ama ayağım bir taşa takıldı ve yere düştüm. Panikle doğrulmaya çalışırken bir ses duydum:

— Ne yapıyorsun burada?

            Başımı kaldırdım ve karşımda mahallenin yaşlı bekçisi Rıza Amca’yı gördüm.

— Şey… Birini gördüm sandım, içeride bir şey oynuyordu… diye kekeledim.

            Rıza Amca kaşlarını çattı, camdan içeriye göz attı ve sonra başını iki yana salladı.

— Bu bina yıllardır boş evlat. Gördüğün şey belki de eski anıların yankısıdır. En iyisi sen evine git, burası geceleri tekin değildir.

            Yavaşça ayağa kalktım, üzerimi silkeleyip son bir kez pencereye baktım. Sandık hâlâ oradaydı ama hareket etmiyordu. Belki de gerçekten gözlerim bana oyun oynuyordu.

            Koşar adım eve döndüğümde annem kızgın bakışlarla kapıda bekliyordu.

— Nerede kaldın sen?

            Ne diyeceğimi bilemedim. “Boş bir binada gördüğüm gölgeyi takip ediyordum,” desem bana inanmazdı. O yüzden sadece,

— Yolda biraz oyalandım, dedim.

            Ama içten içe biliyordum ki o gece gördüğüm şey, sadece hayal gücümden ibaret olmayabilirdi…

Comments

Popular posts from this blog

LİSE ÖĞRENCİLERİNİN TERCİH VE GÖRÜŞLERİ ARAŞTIRILDI

Ankara Ziyareti

Soğukta Donmuş Eller Hayata Tutunmakta Zorluk Çeker